Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticiler Birliği (SETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yörük, İslam ülkelerinin çoğunun Türkiye’den ihraç edilen gıda ürünlerini kabul etmeyip sertifikanın Diyanet tarafından onaylanmasını talep ettiğini belirterek, “TSE’nin bir an önce helal sertifika konusunda akreditasyon sağlaması gerekiyor” dedi.
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticiler Birliği (SETBİR) tarafından Bursa Hilton Otel’de düzenlenen “sektör buluşması”; Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın da katılımıyla gerçekleşti.
Burada bir konuşma yapan SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yörük, Bakan Zafer Çağlayan’ın söylediği “bölgesel ve sektörel bazda teşvik paketi”ni büyük bir heyecanla beklediklerini belirtti. Bakan Çağlayan’ın, “Sanayinin içinden gelen biri olarak, bu teşvik paketi benim hayalimdir” dediğini hatırlatan Yörük, “Bizim de bir hayalimiz var. Biz niye ihracatta körfez ülkelerinin, Orta Doğu’nun, Türki cumhuriyetlerin baş tedarikçisi olmayalım? Bunun için ilk adımı attık. Bilim kurulumuz ve Türki cumhuriyetler
ve komşu ülkelerdeki birliklerin bilim kurullarının iş birliği yapması için ciddi çalışmalar yürütüyoruz. İlgili ülkelerin büyükelçileri, icra ataşeleri ve ekonomi bakanlığımız yetkilileri ile yaptığımız görüşmeler meyvelerini vermeye başladı. Yakın zamanda İran, Azerbaycan, Kazakistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kırgızistan’dan özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile Ankara’da bir araya geleceğiz. Karşılıklı ticaret ve yatırım imkanlarını geliştiren bir yapıya çatı kuruluş olarak önderlik etmek
amacıyla toplanıyoruz” diye konuştu.
“HELAL ÜRÜN SERTİFİKASINI DİYANET ONAYLASIN”
Ülkemizde verilen helal ürün sertifikasının uluslararası geçerliliğinde sıkıntılar yaşadıklarını ifade eden Yörük, “İslam ülkelerinin çoğu Türkiye’den ihraç edilen malı kabul etmiyor ve gümrükten sokmuyor; sertifikanın Diyanet tarafından onaylanmasını talep ediyor. Daha da önemlisi, Türk Standartları Enstitüsü tarafından verilen belge maalesef yeterli olmuyor. TSE’nin bir an önce helal sertifika konusunda akreditasyon sağlaması gerekiyor” açıklamalarında bulundu.
KDV oranının et, süt ve yem sektöründe hem perakende hem toptan satışta yüzde 1’e düşürülmesinin önemli bir adım olacağını anlatan Yörük, “Mevcut uygulamada olduğu gibi toptan etteki yüzde 1 KDV oranı ile perakendedeki yüzde 8 arasındaki 7’Lik fark, illegal çalışma dünyasına son derece cazip gelmektedir. Bu durum legal çalışan firmaların üzerinde ciddi bir finans yüküne ve haksız rekabete yol açmaktadır. Diğer yandan, özellikle kırmızı ette ülke tüketiminde daralma mevcuttur” diye konuştu.
Kayıt dışı üretimin engellenmesinin tüm sektör için son derece önemli olduğunu vurgulayan Yörük, “Ancak gıda sektöründe yaşanan kayıt dışılık ve beraberinde getirdiği hijyen sorunları, ekonomik zararların ötesinde kamu sağlığı üzerinde çok ciddi ve kalıcı hasara yol açabilecek çaptadır. Kayıt dışı üretimin önlenememesi ve hayvan hareketlerinin arzu edildiği kadar kontrol altında tutulamaması yüzünden sadece sektörümüz değil, toplumumuz da ciddi bir gıda tehdidi altındadır” dedi.
“TÜRKİYE FIRSATLAR ÜLKESİ”
Tarımın entelektüel birikimden yoksun bir sektör olduğunu ifade eden Yörük, “Sektörün ihtiyaç duyduğu dönüşümü, bilgi paylaşımı ile sağlayabiliriz. Et ve süt ürünleri ile ilgili haberler kamuoyunda yanlış anlamalara yol açıyor, tedirginlik oluşturuyor. Biz kontrolsüz ve gerçeklikten uzak haberlerin önüne geçmek için bilim kurulumuzla çalışıyoruz. Herkes yorum yapmamalı. Bilimsel bilgilerle doğrular anlatılmalı. Gıda sektörüne ilişkin tüm konularda sanayici, tüketici ve üreticiye büyük sorumluluk düşüyor.
Eksikliklerimiz çok. Bu ihtiyaç ve beklentilerimizi dile getirmeliyiz. Türkiye tarım ve hayvancılık sektöründe fırsatlar ülkesidir. Küresel sermayenin dikkatle izlendiği bir ülke haline geldik. Biz sırf ithalatçı ülke olmak asla istemiyoruz. Daha fazla ticaret istiyoruz” şeklinde konuştu.